Biyografi Kitapları

Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy PDF indir

Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy, pdf kitap bölümümüzde 2009 senesinde kaleme alınan Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy kitabını sizlerle paylaştık. Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy kitabının detayları..

Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy – Özeti

Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy

Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
2009
Eklenme: Ağustos 26th, 2018
Dil: Türkce
Sayfa: 288
Yazar: Joseph Murphy
21.339

Senelerdir Amerika’da En Çok Satan Bireysel Gelişim Kitaplarından Biri.

Düşüncelerinizi Değiştirirseniz Kaderinizi de Değiştirirsiniz

Neden bir insan üzgünken diğeri mutludur?

Neden bir insan korkak ve endişeliyken diğeri inanç ve güven doludur?

Neden bir insan amansız olduğu söylenen bir hastalıktan kurtulurken diğeri iyileşemez?

Neden bir insanın güzel, lüks bir evi varken diğeri derme çatma bir yerde yaşamak zorundadır?

Neden bir insan tam bir başarı örneğiyken diğeri sefil haldedir?

Neden bir konuşmacı ilgi çekici ve son derece popülerken, diğeri sıradan ve sönüktür?

Neden bir insan işinde veya mesleğinde bir dehayken, diğeri yaşamı boyunca hiçbir şey yapmadan veya başarmadan düşe kalka yürümeye çalışır?

Neden bu kadar fazla hoşgörülü ve ahlaklı insan zihnindeki ve bedenindeki olumsuzlukların acısını çekiyor?

Neden ahlaksız birden fazla kişi başarılı, zengin ve sağlıklı olup bunun keyfini çıkarıyor?

Neden bir insan mutlu bir evlilik sürerken diğeri evliliğinde mutsuzluk ve hayal kırıklığı yaşıyor?

Bu suallerin cevabı, bilinç ve bilinçaltınızın işleyişinde gizli olabilir mi?

Kesinlikle evet.

Bilinçaltı güçlerimizin en büyük ispatı, kişisel iyileşme olacaktır. Yıllar önce, tıpta sarkom adı verilen bir habisten bilinçaltının iyileştirici gücünü tercih ederek kurtulmayı başardım. Beni bu güç yarattı; hâlâ hayati fonksiyonlarımı koruyor ve yönetiyor. O vakitler uyguladığım teknik bu kitapta ayrıntı kısmıyla açıklanıyor. Hepimizin bilinçaltının derinliklerinde gizli olan Sınırsız İyileştirici Gücün varlığına inanmanın başkaları için de yararlı bulunacağından eminim. Benden yaşça büyük bir doktor arkadaşımın öğüdü aracılığıyla birden bütün organlarımı yaratan, bedenimi şekillendiren, kalbimi çalıştıran yaratıcı zekanın, kendi ürünlerini iyileştirebileceğini fark ettim. Eski bir atasözü şöyle diyor: Doktor yaraya pansuman yapar; Tanrı onu iyileştirir.

 Zihninizin işlevini tanımanın en iyi yolu, onu bir bahçe olarak düşünmenizdir. Siz bu bahçenin bahçıvanısınız ve alışkın olduğunuz kalıpları temel alarak gün boyunca bilinçaltınıza tohumlar (düşünceler) ekiyorsunuz. Bilinçaltına ektiğiniz ekinleri bedeninizde veya çevrenizde biçeceksiniz. O halde hemen huzur, mutluluk, doğru karar, iyilik ve bolluk ile ilgili düşünmeye başlayın.

Bilinçaltınıza öneriler gönderirken bunların iyileşme, yükselme ve başarılı olma yönünde olmasına çok dikkat etmelisiniz. Unutmayın; bilinçaltınız şakadan anlamaz. Ne söylerseniz onu yapar.

Soy asma soyuna çeker. Toprağa belirli bir tür tohum ektiğinizde, yine topraktan o türdeki bir bitkinin çıkacağına inanırsınız. Doğanın yasası böyledir. Bu atasözündeki tohum sizin düşüncelerinizdir. Yetişen bitki ise bilinçaltınızdaki dışavurumlardır.

Bilinçaltınız sizinle mücadele etmez, sizinle tartışmaz veya kelimelerinize karşı çıkmaz. Siz ona ne derseniz onu yerine getirir.

Bir soruna çözüm aradığınızda bilinçaltınız size yanıt verecektir; ama sizin bir karar vermenizi ve bilinçli zihninizle bir yargıya varmanızı bekler.

Seçme gücüne sahipsiniz. O halde sağlığı ve mutluluğu seçin. Dostluğu da seçebilirsiniz düşmanlığı da. Siz, işbirliği içinde olmayı, neşeli olmayı, dost olmayı ve sevgi dolu olmayı seçin, o zaman tüm dünya size karşılık verecektir. Harikulade bir kişilik geliştirmenin en iyi yolu budur.

Bütün düş kırıklıkları gerçekleşmeyen arzulardan kaynaklanır. Siz, önüne geçere, gecikmelere ve kuvvetliklere kafanızı takmışsanız, bilinçaltınızın karşılığı da buna göre olacak ve kendi iyiliğinizi engelleyecektir.

Arzu ettiğiniz şeyin olumlu neticelendiğını hayal edin ve bunun gerçek olduğunu tüm bedeninizle duyumsayın, hissedin. Onu elde edeceğinize inanın, en iyisi bunu bilin.

Rahatsızlıklarınız ile ilgili konuşmayın, ona odaklanmayın. Bunların beslendikleri tek kaynak sizin korkularınız ve kendisine göstereceğiniz dikkattir.

Düşünceleriniz yalnızca olumlama yapmalıdır. Lakin bir şeyi inkar ederseniz, aslında inkar ettiğiniz şeyin varlığını olumlamış olursunuz.

Bilinçaltı yaşamdan yanadır. Bilinçaltı süreçler hep yaşama dönük ve yapıcıdır. Bilinçaltı, sonsuz bir yaşam ve sınırsız bir bilgeliğin mekanıdır; dürtüleri ve fikirleri her zaman yaşamla alakalıdir. Bilinçaltı sürekli olarak iyi olmak için çalışır.

Bilim insanları bize her on bir ayda bir yeni bir beden kurduğumuzu söyler; o halde fiziksel bir bakış açısıyla şu anda yalnızca on bir aylıksınız.

İsterseniz olumsuz düşünce ve imgelerden kaçınabilirsiniz. Karanlıktan kurtulmanın yolu ışığa çıkmaktır; soğuktan kaçınmanın yolu sıcağı bulmaktır; olumsuz düşüncelerden kurtulmanın yolu da, onun yerine iyi düşünceleri koymaktır. İnsan aynı anda yalnızca bir şey düşünebilir, eğer iyi şeyler düşünürseniz, kötü düşüncelere yer kalmayacaktır.

Hasta olmak anormaldir; bu, olumsuz düşünmeniz ve yaşam akıntısının tersine yüzmekte olduğunuz manasına gelmektedir. Yaşamın yasası gelişme yasasıdır; doğanın işleyişi gelişme yasasına göre kendini ifade ederek bu yasayı sessiz bir biçimde doğrulamaktadır. Gelişmenin ve ifadenin olduğu yerde yaşam mevcuttur; yaşamın olduğu yerde uyum olmak zorundadır, uyumun olduğu yerde ise müthiş sağlık mevcuttur. Buradan yola çıkarsak, normal koşulların, anormal olan koşullardan çok daha büyük bir rahatlıkla korunabileceğini öne sürebiliriz.

İstediğiniz Sonuçları Almanın Yolları

Kafanızda belirli, net bir fikir olmalıdır. Canınızı sıkan sorunun bir çözümü olduğuna, bir çıkış yolu olduğuna kesinlikle karar vermiş olmalısınız.

Bilinçaltınızı kullanırken hiçbir müdahalenin araya girmesine izin vermeyin ve irade gücünüzü kullanmayın.

Zorlama ters etki yapar. Arzularınız ve imgeleminiz birbiriyle çatışma içindeyse kazanan mutlaka imgeleminiz olacaktır. Bilinçaltınız, birbiriyle çelişen iki önermeden en kuvvetli olanını kabul edecektir. Bu işi zorlamadan yapmak en iyisidir.

Bilinçaltınızı yeni bir düşünceyle yüklemek için en uygun zaman, uykuveyalmadan az önceki ve uykudan uyandıktan hemen sonraki süredir.

Servet sahibi olmak bireyin kendi bilinçaltını ikna etmesinden ibarettir. Bol para kazanmaya layık olduğunuza kendinizi inandırın.

Sahip olduğum zenginlikler her geçen gün ve geceyle biraz daha artıyor.

Gelecek ile ilgili korku ve endişeyla doluysanız burada da boş çeke imza atıyorsunuz demektir, böylece olumsuz koşulları kendinize çekmiş olursunuz.

Beklediğiniz sonuçları almak için sabırsızlanıp, kendinizi olumsuz düşüncelere kaptırmayın. Sonuçta toprağa ekilen tohumun kök salması ve büyümesi için biraz zaman geçmelidir.

Zengin insanları eleştirip onlara karşı öfke ve hınç duymayın. Bu sizde yoksulluk hissi uyandıracaktır. Siz zenginsiniz, bunu unutmayın.

Kıskançlık ve çekememezlik servetin size akmasını engelleyen kösteklerdir. Başkalarının kazandıkları sizi sevindirsin.

Alnınızın teriyle ve çok fazla çalışmakla servet sahibi olmaya çalışmak, mezarlıktaki en zengin adam olmanın bir yoludur. Bu kadar mücadele vermek ve köle gibi çalışmak zorunda değilsiniz.

Gerçek servet kaynağınız beyninizdeki fikirlerden meydana gelir. Milyonlarca dolara değen bir düşüncesiniz olabilir. Bilinçaltınız aradığınız düşüncesi size bulacaktır.

Yoksulluğun erdemi olmaz. Bu bir zihin hastalığıdır ve bu zihin çatışmasından bir an önce kurtulmalısınız.

Paradan hoşlanıyorum. Onu akıllıca, yapıcı ve tedbirli kullanıyorum. Onu neşeyle bırakıyorum ve o da bana katlanarak geri geliyor.

Bilinçaltı zihnimin hafıza deposu olduğunu biliyorum. Bunun bunun yanında dinlediğim ve okuduğum her şeyi içinde tutuyor. Mükemmel bir hafızam var ve bilinçaltımdaki sınırsız zeka yazılı ve sözlü sınavlarda bana gereken her şeyi önüme sunuyor.

Kendi kendine satıcı şöyle sorar; “Evi sattığını düşün, o zaman ne yapardın?” Kendi kendisine soruyu şöyle yanıtlar; “O tabelayı (sahibinden satılıktır) yerinden kaldırır ve garaja atardım” Hayalinde o tabelayı tuttuğunu, topraktan söküp çıkardığını, omzuna yerleştirip garaja gittiğini ve yere bıraktığını düşledi.

Hiçbir zaman unutmayın, sizin sürekli olarak aradığınız şey de sizi sürekli olarak aramaktadır.

Bilinçaltınız aracılığıyla yönlendirilmek istiyorsanız işte size en iyi ve en basit yol; Uykuveyalmadan önce bilinçaltınıza seslenin. Bir problemi çözmek mi istiyorsunuz veya kaybolan bir şeyi mi bulmak istiyorsunuz. Bütün dikkatinizi çözüme odaklayın ve çözüme eriştiğinizda nasıl mutlu bulunacağınızı düşünün ve nasıl hissedecekseniz onu yaşayın. Sonra da uykuveyalın. (kayıp olan bir şeyse; “sen her şeyi bilirsin ve şimdi onun nerede olduğunu bana açıklıyorsun” diyerek uykuveyalın).

Parmak uçlarım gevşiyor, ayaklarım gevşiyor, bacaklarım ve kaslarım gevşiyor, vücudumun yukarısına doğru ışıkla doluyorum, bu ışık bana huzur ve rahatlama getiriyor, tüm vücudumu kaplıyor ve kafamı ışıkla dolu hissediyorum, tüm zihnim ve bedenim gevşiyor. Huzur içindeyim, rahat ve sakinim. İçimde sonsuz bir ışığın varlığını hissediyorum. Kendimi sevginin kucağına bırakıyor ve her yanımı iyilik ve güzellikle dolduruyorum. Gece boyunca bu huzur bana eşlik ediyor. Sabaha kadar sevgi ve huzurla dolu olarak güne uyanıyorum.

Sabaha ve güne huzurlu ve rahatlamış olarak gözlerimi açıyorum. Bugünü yaşamımın en güzel günü olarak seçiyorum. Bugün benim için harika bir gün. O’nun rehberliğinde erdem ve mutlulukla güne başlıyorum. Zihnim denge, barış ve uyum içinde.

Genç bir adam Sokrat’a nasıl bilge olabileceğini sormuş. Sokrat onu bir nehrin kenarına götürmüş ve kafasını suya batırmış, çırpınana kadar suyun altında tutmuş ve sonra bırakmış. Kendine gelen genç adama sormuş; “suyun altındayken en fazla istediğin şey neydi?”; Genç adam “nefes almak istedim” diye yanıtlamış. Bunun üzerine Sokrat şöyle demiş: “Bilge olmayı, başın suyun altındayken nefes almayı istediğin kadar istersen, ona ulaşabilirsin.”

Diyelim sudan, kapalı yerlerden veya topluluk önünde konuşmaktan korkuyorsunuz. Eğer yüzmekten korkuyorsanız, şu andan bu yana günde üç veya dört kez, beş-on dakika kadar bir yere oturup ve yüzdüğünüzü hayal edin. Aslını söylemek gerekirse, o anda zihinsel olarak yüzüyorsunuz. Zihinsel anlamda kendinizi suyun içinde görmekte, duyumsamaktasınız. Suyun soğukluğunu, kollarınızın ve bacaklarınızın hareket ettiğini hissediyorsunuz. Gözünüzün önündeki bu imge son derece canlı, gerçek ve size büyük keyif veriyor. Hayal ettiğiniz şey, bilinçaltınızda yer edinecektir.

 

Bir önceki yazımız olan Nutuk – Mustafa Kemal Atatürk başlıklı kitabımızda Nutuk Mustafa Kemal Atatürk ekitap indir, Nutuk Mustafa Kemal Atatürk ekitap oku ve Nutuk Mustafa Kemal Atatürk pdf indir ile ilgili bilgiler verilmektedir.

 

Related Articles

Back to top button